Devrimci Proletarya Yaşasın Proletarya sosyalizmi!
Suriye’ye ait M-17 tipi helikopter TSK jetleri tarafından dün saat 14:20 sularında Hatay’ın Yayladağ ilçesinde , sınıra yakın bölgede düşürüldü. Davutoğlu, yaptığı açıklamada “Kimse bir daha Türkiye’nin sınırlarını herhangi bir şekilde ihlal etme cüreti gösteremeyecektir. Bu konuda her türlü tedbir alınmıştır” dedi. Bakan, BM ve NATO‘nun da olayla ilgili bilgilendirileceğini söyledi.
Suriye Genelkurmay Başkanlığı ise yaptığı açıklamada helikopterin silah taşımadığı ve sınırı yanlışlıkla ihlal ettiği iddia edilerek şu detaylar verildi:
Savaş tertibatı taşımayan sadece gözlem için kullanılan helikopter teknik bir yanlışlık sonucu Türk hava sahasına kısa bir giriş yapmıştır. Kontrol merkezinden yapılan uyarıyla derhal gerisin geriye ülke hava sahasına dönüş yapmıştır. Ancak Türk savaş uçakları terör öbeklerini takip etme görevinde olan helikopteri füzelerle vurarak düşürmüştür.
Suriye Genelkurmay’ı, Türk uçaklarının “aceleci” bir tepki gösterip helikoptere doğrudan ateş açmasının Erdoğan hükümetinin Suriye‘ye karşı tansiyonu yükseltme ve iki ülke arasındaki sınırda gerginliği artırma yönündeki gerçek niyetlerinin bir kanıtı olduğunu öne sürdü.
Suriye de kimyasal silah kullanılmasının ardından Batılı ülkelerin Suriye’ye askeri müdahale gündemini ön plana çıkarmış daha sonra Rusya’nın ABD ile yaptığı pazarlık sonucu askeri müdahale seçeneği bir müddet askıya alınmıştı. Türkiye burjuvazisi, Suriye dış politikasında savaş çığırtkanlığı yapmaya devam ediyor. Helikopter düşürme hamlesi, Suriye’ye olası emperyalist kapitalist askeri müdahale gündemini sıcak tutma istemiyle paralel gerçekleşti.
Türkiye’nin Ortadoğu’da bölgesel güç olma planları ve yeni sermaye birikimi alanı arayışları Suriye’ye karşı dış politikasını daha da saldırgan bir kalıba sokuyor. Suriye’ye karşı yapılacak olası bir saldırıda bundan etkilenecek başta Suriye ve Türkiye işçi ve emekçileri olacaktır. Sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda işleyen Türkiye’nin Ortadoğu politikasının karşısında işçi sınıfı bağımsız bir güç olarak durmak zorundadır.
